Eski Devlet Hastanesi binasının “Sağlıklı Yaşam Alanı” yapılmak üzere yıkılmasının üzerinden bir yıldan fazla zaman geçtiği halde alanda moloz yığını bile öylece duruyor… Yurttaş, ‘Sağlıklı Yaşam Alanı’ vaadinin gerçekleştirilmesi talebini dile getirirken ‘moloz alanı’ tablosuna da dikkat çekip soruyor:
“Moloz dökmek serbest mi?”
A. Kemal KAŞKAR –
Hacıapti Mahallesi Topbaşı mevkiindeki Milas eski Devlet Hastanesi binası, yeni hastanenin hizmete girmesiyle birlikte yıllarca ‘geçici hizmet mekanı’ olarak kullanılmış ve nihayet 2018 yılı Haziran ayında yıkılarak, bu alanda ‘Sağlıklı Yaşam Merkezi’ olarak hizmet verileceği açıklanmıştı.
Yıllarca, bir bölümünde Aile Hekimliği hizmeti verilen ve Halk Sağlığı Labaratuvarı olarak da kullanılan ve başta kullanılmayan bölümleri olmak üzere giderek viranlaşan, geniş bahçesiyle birlikte terkedilmişliğin sorunlarını yaşayan-yaşatan binanın yıkılmasını hemşehrilerimiz hoşnutlukla karşılamıştı.
Ancak, aradan bir yılı aşan bir zaman geçmesine rağmen alanda hiçbir çalışma yapılmaması bir yana, eski binanın molozları dahi öylece duruyor ve yurttaşlar alanı ‘devlet moloz alanı’ olarak adlandırmış durumda!
Dikkat “Sağlıksız ve Tehlikeli Alan”!
26 Ekim 2018 tarihli 21’inci BAKIŞ’ta “Dikkat Sağlıksız ve Tehlikeli Alan!” başlığı ile haberleştirerek, konuya en azından ‘moloz ve güvenlik’ boyutuyla şöyle dikkat çekmiştik:
Hacıapti Mahallesi Topbaşı mevkiindeki eski Devlet Hastanesi’nin Haziran ayında yıkılmasının ardından alanda herhangi bir çalışmanın başlatılmamış olması yurttaşların yakınmalarına neden oluyor.
Alanda herhangi bir güvenlik önleminin de alınmadığına dikkat çeken çevre sakinleri, “Yaz başında yıkım çalışması başlayınca, yapılacağı söylenen ‘Sağlıklı Yaşam Merkezi’nin yapımına da hemen başlanacağını düşünüp sevinmiştik. Ancak beklentilerimiz boşa çıktı. Yıkım çalışmasının sonrasında ortaya çıkan alan yine kaderine terk edildi. Herhangi bir güvenlik şeridi önlemi alınmadı ve mevzuat gereği olması, konması gereken ‘uyarı tabelaları’ da konmadı” diyor ve alanda en azından düzleme anlamında hafriyat çalışmasının tamamlanmasını ve çevresinde gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasını istiyorlar.
Bir ‘açıklamacık’ yapsalar kötü mü olur(du)?
Alanın bugünkü görüntüsünde bir yıl öncesine göre hiçbir değişiklik yok! Anlaşılan o ki, yetkili-ilgili birileri oraya dönüp de bakmamış bile … Yurttaş şikayetçi mi rahatsız mı, ne düşünüyor diye soran, ilgilenen olmamış … Bir küçük açıklama bile gelmemiş onca zaman içinde …
Sevgili yetkililerimizin böyle bir kültürü yok ne yazık ki. Yürümeyen işlerle ilgili açıklama yapmak, yurttaşı bilgilendirmek gibi bir ‘yönetim âdeti’ yok ülkemizde … Siyasetçiler de benzer bir tutum içinde, hep ‘yapılan, olan-biten ve yapılması düşünülen işler’le ilgili konuşurlar. Bir türlü yapılmayan-yapılamayan, bitmeyen işlerden kimse söz etmez. Bunun, yaptıkları işin olmazsa olmaz bir gereği olduğunu bir türlü kabul etmek istemezler.
‘Halkla İlişkiler’in en sıradan kuralı budur oysa.
Yaptıklarınız kadar yapamadıklarınızı da gündeme getireceksiniz. Neden yapılamadığını açıklayacaksınız.
Yurttaş, hem yerel yöneticilerden hem siyaset erbabından açıklama bekliyor. Yapılamayan, başlanıp da devamı bir türlü gelmeyen o kadar çok iş var ki … Bunun nedenlerinin, gerekçelerinin açıklanmasını istiyor. ‘Muhatap alınmak’ istiyor. Bu çok mu zor?
Neden kimse buna yanaşmak istemiyor? İkbal – istikbal sorunları oluşturabilir diye mi korkuluyor acaba?
Yurttaş, yaşadığı sorunların çözümü, beklentilerinin karşılanması ve de en genel anlamda duyduğu rahatsızlıkların giderilmesi süreçlerinde kendisiyle samimi iletişim kurulmasını ve bu ilişkinin kesintisiz olarak sürdürülmesini istiyor, bekliyor … Hepsi bu!
Moloz dökmek yasak mı?
Bir de, bu alana ‘moloz dökmek’le ilgili bir sorusu var yurttaşın: “Alana moloz dökmek yasak mı?” diye soruyor.
Eğer yasaksa tabelalarla duyurulmasını istiyor bu yasağın. Bir de, alana girmenin ‘tehlikeli ve yasak’ olduğuna dair geleneksel uyarı tabelaları konulmasını istiyor. Çevresinin de girişe engel olacak şekilde kapatılmasını …
Elbette tüm bu istemlerinin yanı sıra, esas olarak bu alanda ‘Sağlıklı Yaşam Merkezi’ vaadinin gerçekleştirilmesi için bir an önce adımlar atılmasını …
Biz, gazetecilik görevimizi yapmaya, yetkililerimizin, siyasilerimizin vaadlerinin ve yurttaşlarımızın taleplerinin gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin takiplerimizi sürdüreceğiz …