BAKIŞ Haber / A. Kemal KAŞKAR –
CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, TBMM’ne iktidar tarafından getirilen Bankacılık, Bekçiler ve Derneklerle ilgili yeni yasal düzenleme adımlarıyla ilgili açıklamasında, bu üç düzenlemenin ortak özelliğinin fiili olarak uygulamada olan OHAL rejiminin kalıcılaştırılmak istenmesi olduğunu belirtti.
Girgin, açıklamasında daha sonra şu görüşlerini dile getirdi:
“Yaşamın bütün alanları üzerinde ‘Tek Adam’ın sevk ve idare ettiği, bir kontrol kurulmaya çalışılıyor. Bugün Genel Kurulda görüşülen bankacılık ile ilgili yeni düzenleme, iktidarın yumuşak karnı ekonomiyi eleştirenleri hedef alıyor. İktidarın bankacılık ve ekonomi üzerine yorum yapan vatandaşlar üzerinde açık tahakkümünü ilan etmesi hedefleniyor. Bekçilerle ilgili yeni düzenleme, bekçilerin mahalle mahalle görevlendirilmesi, iktidarın günlük yaşamın bütün gözeneklerine sızma amacını açık ediyor. Bekçiler adeta bir monitör gibi yerelin bilgisini iktidara aktaran araçlar olarak düşünülüyor. Dernekler ile ilgili yeni düzenleme ise, vatandaşlarımızı fişleyerek, örgütlenme hakkını gasp ediyor.
Derneklerin yeni üyeleri ile üyeliği sona erenlerin kimlik bilgilerini 30 gün içinde mülki idare amirlerine bildirme zorunluluğu getirilmesi, örgütlenme özgürlüğü önüne dikilen büyük bir bariyer olacak.
İçişleri Bakanı Soylu; Bir yıl önce aynı konuda çıkan yönetmelik hakkındaki yazılı soru önergesine verdiği cevapta, bu yönetmeliği “Katılımcı demokrasinin gereği olarak” diye savunmuştu. Oysa katılımcı demokrasi bahanesinin bir kılıf olduğu çok açık.
İktidar bu düzenlemeyi noktası virgülüne dokunmadan 2019’da İçişleri Komisyonu’na getirmiş, muhalefetin etkili itirazları sonucu genel kurulda geri çekmişti. Şimdi aynı yasa, aynı cümlelerle yeniden, bu sefer Plan ve Bütçe Komisyonuna getirilmiştir.
Burada dikkat çekilmesi gereken nokta, örgütlenme hakkının gaspı ve fişlemedir. Temel haklar kısıtlanarak vatandaş fişleniyor ve bu ‘katılımcı demokrasi’ kılıfıyla sunuluyor. Şimdi yine bir talimatla bu teklifin önümüze getirildiği anlaşılıyor.
Bu teklif, Anayasa’nın temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılmamasını düzenleyen 13’üncü maddesine, dernek kurma ve üye olmayı düzenleyen 33’üncü maddesine ve dernek ile sendikalara bilgi vermeden, izin almadan üye olmayı düzenleyen 51’inci maddesine açıkça aykırıdır. Bu yasanın amacı vatandaşlarda fişlenme korkusu yaratarak derneklere üye olunmasını engellemektir.
Bütün bu yeni düzenlemeler, iktidarın üzerinde yükseldiği zeminin kaydığını gösteriyor. İktidarın buna tepkisi ise, halkın her yaptığını kontrol altına alarak, kendisine tehdit gördüğü bütün demokratik örgütlenmeleri ve eleştirel fikirleri yok etmek.
Bütün demokratik zeminlerde bu düzenlemelere karşı direneceğiz.”