BAKIŞ Haber / A. Kemal KAŞKAR –
Muğla’da “Muğla: Sürdürülebilir Yemek ve Gezi” adıyla yeni bir ‘Yavaş Yemek’ (Slow Food) topluluğu kuruldu. Böylece, dünya çapında ‘Hızlı Yemek’ (Fast Food) koşturmacasına karşı 160 ülkede milyonlarca katılımcısı olan Yavaş Yemek Topluluğu’na (Slow Food Community) ilimiz Muğla’dan ‘Slow Food Bodrum’un ardından Menteşe ilçemiz de dahil oldu.
Gürkan Tetik, Işıl Arıkan Saltık, Kerem Ekinci, Mehmet Çahan, Burcu Öztürk, Yeliz Durmaz, Ferah Uluksar, Özer Şahin, Timur Kocabıçak, Onur Turan, Tolga Tanyel, Aslı Çağla Gülduran, Mustafa Kemal Savran, Koray Yerli, Elvan Kocagöz, Mehmet Şemsettin Toprak tarafından “Muğla: Sürdürülebilir Yemek ve Gezi” (Muğla – Food & Travel Sustainability) adı ile kurulan topluluk, ilimiz genelinde geleneksel yemek kültürümüzün yaşatılması ve tanıtılması için “Yavaş Yemek Felsefesi” ile ilgili çeşitli çalışmalar gerçekleştirecek.
Festivaller, eğitim çalışmaları, mutfak atölyeleri ve fuarlar gibi etkinliklerle Muğla’nın yemek kültürünü hem yerel ve ulusal çapta hem de Yavaş Yemek Topluluğu’nun merkezi olan İtalya’dan başlayarak uluslararası platformlarda tanıtmayı hedefleyen topluluk hakkında bilgi veren TÜRSAB Muğla Merkez Temsilcisi Gürkan Tetik, “Slow Food 1986 yılında Carlo Petrini tarafından Roma’da başlatılan uluslararası bir harekettir. Hızlı ayaküstü fast food alışkanlığına karşı alternatif olarak geleneksel yerel yemek ve yeme biçimlerini teşvik eden, özellikle adil gıdayı önemseyen bir harekettir. Slow Food iyi, temiz ve adil gıdayı savunur. İyiden kasıt sağlıklı ve lezzetli besin, temizden kasıt çevreye zarar vermeyen besin, adil gıda ise tüketiciler için ulaşılabilir fiyatlar ve koşullar çerçevesinde sunulan besin demektir. Slow Food dünyada 160’ı aşkın ülkede faaliyet göstermektedir. 1 milyondan fazla destekçisi, 100 milyon üyesi olan dünyanın en büyük örgütüdür. Dünya nüfusu yaklaşık 8 milyara yaklaşırken bunların 2 milyarı açlık sınırında yaşamaktadır. 3 milyar insan günde 1 dolara beslenmekte, böyle bir durumda ise 1.8 milyar insan obezite ve şeker hastalığı ile savaşmaktadır. Slow Food hareketi ile il genelimizdeki insanları bilgilendirerek, adil, temiz ve iyi beslenmenin nasıl olması gerektiğini insanlara anlatarak, yavaş yavaş Muğlamızda da bu bilincin yerleşmesi ile ilgili çalışmalar yapacağız” dedi.
Topluluk adına yapılan başkaca açıklamalarda ayrıca, Muğla’da kentin tarihi dokusuna uygun mutfak atölyesi ve semt pazarı kurma projelerinin hayata geçirileceği, öncelikle bitki ve ot kültürümüze sahip çıkılacağı, yemek kültürümüzün değerlerini turizm ve gezi kültürü ile birleştirerek sürdürülebilir turizm hareketliliği yaratma konusunda çaba gösterileceği dile getirildi.