A. Kemal KAŞKAR –
İki gün sonra ‘Öğretmenler Günü’ … Gün dolayısıyla yine çok güzel açıklamalar yapılacak, öğretmenlik mesleği ‘göklere çıkarılacak’, öğretmenlerimize hak ettikleri sevgiler, saygılar sunulacak, minnet duyguları dile getirilecek …
CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, ‘milli eğitim’ camiasının sorunlarını bütünlüklü bir şekilde ifade etmiş ve konuşmasının sonunda Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a şu soruları yöneltmiş:
Millî Eğitim Bakanlığının kaç öğretmene ihtiyacı vardır ve 2020 yılında kaç öğretmen atanacaktır? Öğretmenlere 3600 ek gösterge ne zaman verilecektir? Öğretmenlerin ek ders ücretleri ne zaman artırılacaktır? İlkokulların yeniden beş yıl yapılması planlanıyor mu? Tüm öğretmenler kadrolu ve güvenceli olacak mı? Otizmli öğrencilerimizin eğitim hayatlarında karşılaştıkları sorunları çözmek için ne yapacaksınız? Çocuklar, karanlıkta okula gelip gidiyor. Pedagojik olarak bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Enerji Bakanlığıyla görüşerek bu sorunu çözmeyi düşünüyor musunuz?
‘24 Kasım Öğretmenler Günü’ için …
Sevgili Öğretmenlerimizin ‘24 Kasım Öğretmenler Günü’nü, Sayın Girgin’in Komisyon’da yaptığı konuşmayı özetle aktardığımız bu haberi birinci haber olarak değerlendirerek kutlamanın anlamlı olacağını düşündük …
Rakamlarla ‘milli eğitim’in hâli …
Millî Eğitim Bakanlığı için bütçeden ayrılan pay son üç yılda sürekli gerileme içerisinde. 2018 yılında yüzde 17,66 olan bu pay, içinde bulunduğumuz yıl yüzde 16,81 iken 2020 yılı için teklif edilen tutarın bütçe içindeki payı yüzde 16,1’dir. Millî Eğitim Bakanlığı bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay ise 2002 yılında yüzde 17,18 iken bu oran, 2018’de yüzde 8,38’e, 2019’da da yüzde 4,88’e düşmüş ve 2020 için yüzde 4,65 olarak teklif edilmiştir. Yani Millî Eğitim Bakanlığı eğitim yatırımı yapmaktan vazgeçme noktasına gelmiştir. Eğitim yatırımlarının gayrisafi yurt içi hasıla içerisindeki payına bakmak, Bakanlığın eğitim politikalarına verdiği önemi göstermek açısından daha anlamlı olacaktır. Eğitim yatırımlarına ayrılan bütçenin gayrisafi yurt içi hasılaya göre oranı 2018’de yüzde 0,21 iken 2019’da yüzde 0,13, 2020’de de yüzde 0,12 olacaktır. Bu oranlar, eğitimin gelişmesini sağlamaktan çok uzaktır.
Üniversitelerimizin hâli …
2003 yılından bu yana devlet üniversitesi sayısı 2,5 katına, öğrenci sayısı 2 katına ulaşmış olmasına rağmen üniversiteler için ayrılan pay azalma eğilimindedir. YÖK ve üniversitelerin bütçeleri toplamı gayrisafi yurt içi hasılası içerisindeki payı 2018’de 0,79 iken bu oran 2019’da yüzde 0,74 ve 2020’de yüzde 0,73 olarak hesaplanmaktadır. Sayın Bakan, üniversitelerin asli fonksiyonlarını yerine getirebilmeleri için tam bir idari ve mali özerkliğe kavuşturulması, üzerlerindeki baskıya son verilmesi, fikir özgürlüğünün tam anlamıyla kullanılabileceği bir ortam yaratılması, bilim ve teknoloji üretimine yönelik olarak ihtiyaç duyulan tüm tedbirlerin alınması gerekmektedir. Bu çerçevedeki ilk aksiyon, barış akademisyenleriyle ilgili olmalıdır.
Taşımalı Eğitim ve Kapatılan Okullar …
Taşımalı eğitim ve kapatılan okullara gelince, eğitim sorunlarının başında, taşımalı eğitim ve kapanan köy okulları geliyor. Bu sorunlar atanamayan öğretmenler çerçevesinde düşünüldüğünde daha da hazin bir hâl alıyor. 42.351 merkezden 17.234 okula toplam 1 milyon 218 bin 581 öğrenci taşınmaktadır Sayın Bakanım. 2013 yılında 825.090 olan taşıma kapsamındaki öğrenci sayısı 2018’de ise 1 milyon 338 bin 672 olarak gerçekleşmiştir. Taşımalı eğitim için yapılan yemek dâhil toplam ödeme tutarı ise 2013 yılında 962 milyon 668 bin iken 2018 yılında da 2 milyar 514 milyon 916 bin TL’ye yükselmiştir. Öğrenciler için tam bir eziyet olan bu uygulamanın bize göre geçerli hiçbir açıklaması bulunmuyor. Bunun yanında 2002 yılından bu yana 17 bin köy okulunun kapatıldığı görülüyor. Bu durum 21’inci yüzyıl Türkiye’si için üzücü bir tablodur.
Çok üzücü ki …
İntiharlar… Maalesef hepimiz, siz de üzülüyorsunuz mutlaka, kamuoyunda, atanamadığı için inşaatta çalışırken düşen, ölen ve intihar eden -ben hani ailelere de pek tekrar acısını hatırlatmak istemiyorum- sadece bir elimde bir tomar dosya var. İnanıyorum ki sizler de üzülüyorsunuz atanamadığı için intihar eden öğretmen haberlerine. 2002 yılında 68 bin olan ataması yapılmayan öğretmen sayısı 2019 yılında 700 bine yaklaşmıştır. On yedi yılda KPSS’ye giren her 100 öğretmenden sadece 16’sı atanmıştır. Kangren hâline gelmiş bu sorunla ilgili olarak ivedilikle öğretmenlere 3600 ek gösterge hakkının verilmesi, kapatılan köy okullarının açılması ve taşımalı eğitim için birleştirilmiş sınıf uygulamasına son verilmesi tedbirleri hayata geçirilerek atama bekleyen öğretmenlerden en az 200 bininin atamasının hemen yapılması gerekmektedir. Türkiye’de ortalama öğretmen maaşları da OECD ortalamasının yarısından daha azdır Sayın Bakan.
Kadrolu – Sözleşmeli – Ücretli Öğretmenlik
Öğretmenler arasında kadrolu, sözleşmeli ya da ücretli öğretmen ayrımı yapılması doğru değildir. Eğitimde yaşanan nitelik bozulmasının en temel nedenlerinden biri öğretmen alımında güvencesiz istihdam politikalarının benimsenmesidir. Tüm öğretmenler kadrolu ve güvenceli olmalıdır. Köy okullarının kapatılması, yatılı ilköğretim bölge okullarının yatılı bölge ortaokullarına dönüştürülerek sayılarının ve kapasitelerinin azaltılması, özellikle yoksul aile çocuklarının vakıf, dernek ve cemaatlerin yurtlarına ve okullara teslim edilmelerine neden olmaktadır Sayın Bakanım. Son dönemlerde yaşanan cinsel istismar, yurt yangınları ve kazaları gibi olaylar eğitim sistemine yeni bir toplumsal sorun olarak girmiştir. Cemaat ve tarikatların yurt açmalarına izin verilmemelidir. Vakıf, dernek, tarikat ve şahısların yurt açma izinleri iptal edilmeli, kaçak olarak faaliyet gösterenlerin hızla kapatılması sağlanmalıdır.
‘Ödenek üstü harcama’
5018 sayılı Kanun’un “ödenek üstü harcama” başlıklı 70’inci maddesine aykırı bir şekilde Millî Eğitim Bakanlığı 32 milyar lira başlangıç ödeneğinin yüzde 34’ü ödenek üstü harcama gerçekleştirmiştir. Bu konuda sizden bir açıklama bekliyoruz. Yine, Bakanlığın il ve ilçe müdürlükleri ile Bakanlığa bağlı okul ve kurumlar tarafından yasal dayanağı olmaksızın açılan ve bütçe dışında yönetilen çok sayıda banka hesabı bulunduğu tespit edilmiştir Sayıştay raporlarında, bu konuda da bir açıklama bekliyoruz.
Otizm
Otizmin görülme sıklığından hareketle -ki bugün her 58 çocuktan biri otizmli doğuyor- ülkemizde 0-18 yaş arası 350 bin otizmli çocuğumuz var. Eğitime ulaşanların sayısı sadece 27 bin, o da Aksaray’daki gibi. Aksaray’da bu çocuklarımıza eğitim verenler ise bir ayda sertifika almış, psikoloji bölümü, muhasebe bölümü ücretli öğretmenler. Hâlbuki otizmde tek çare; erken başlayan, sürekli olan, haftada en az kırk saat olması gereken nitelikli eğitimdir. ABD’de eğitimle bağımsız hayata tutunma oranı yüzde 50, Hollanda’nın 17 milyon nüfusu var, yüzde 40’ını lise mezunu yapabilmiş. Bizde ise lise mezunu sadece 532. Bu sayı gösteriyor ki otizmli bireylerin eğitimi konusunda sınıfta kaldık. Haftada iki saat eğitim gören otizmli çocuklarla haftada kırk saat eğitim gören çocuklara aynı soruyu soruyorsunuz Sayın Bakan, bu vicdansızlıktır. Uzmanlara göre otizmli bireylerin otizmli olmayan bireylerle mümkün olduğunca birlikte olması, ayrıca otizmli bireylere nitelikli, kesintisiz, yoğun bir eğitim verilmesi hayati bir öneme sahiptir. Basına yansıyan haberlere göre ülkemizde 19 bin özel eğitim öğretmeni açığı vardır, ancak özel eğitim gibi hassas bir alanda maalesef başka alanlardan mezun üniversite mezunları ücretli öğretmen olarak çalıştırılmaktadır. Oysaki şu anda atama bekleyen hazır 4 bin alan mezunu vardır. Şehir hastanelerine 10 milyarca lira gereksiz ödeme yapan, Ali Ağaoğlu’na sıkıştığında 1,7 milyar lira verebilen iktidar 4 bin mezunun atanmasını hemen yapabilecek bütçeyi de oluşturabilecektir.
Aksaray’da yaşanan olaya ilişkin Sayın Bakan, konuya hassasiyetle yaklaştığınızı söylediniz ve münferit olduğunu söylediniz. Üzülerek söylüyorum ki Aksaray’daki olay münferit değildir. Ülkemizde birçok okulda bu türden hadiseler yaşanagelmektedir. Bakanlığınızın ülke genelinde kapatılan özel eğitim sınıfları ve velilerimizin sıkıntıları hakkında bilgisi var mıdır?
Bütçeniz hayırlı olsun. Teşekkür ediyorum.