A. Kemal KAŞKAR –
Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) tarafından, COVID-19’un ekonomi ve şirketler üzerine etkisini ve dönüşen dünyada finans ve muhasebe profesyonellerinin sahip olması gereken dijital becerileri değerlendiren online (Webinar’da) bir etkinlik düzenlendi.
EGİAD Basın Bürosundan verilen bilgiye göre, Küresel Finans ve Muhasebe Meslek Kuruluşu ACCA Türkiye ve Gelişmekte Olan Ülkeler Başkanı Filiz Demiröz’ün de görüşlerini dile getirdiği etkinlikte konuşan EGİAD Başkanı Mustafa Aslan, virüsün ekonomi üzerinde yarattığı etkinin iyimser senaryoda kalması dileğiyle ‘iyimser’ ve ‘kötümser’ senaryolara bağlı olarak şu değerlendirmelerde bulundu.
‘İyimser Senaryo’
“İyimser senaryoya göre yerel ve ulusal karantina, evden çalışma ve eğitim gibi fiziksel izolasyon uygulamaları sayesinde hastalığın artışı önlenecek. Yeterli testlerle salgının boyutları ölçümlenecek. Virüs mevsime bağlı olarak sıcaklık artışları ile birlikte azalacak. Mayıs ayı ortasında genel olarak toplumlarda iyimserlik hâkim olacak. Özellikle kuzey yarım kürede havaların ısınmasıyla birlikte yayılma hızı düşüyor. Sonbaharda virüs yeniden aktive oluyor ancak ciddi bir mutasyon geçirmiyor ve elde edilen deneyim sayesinde sosyal ve ekonomik hareketlilik sağlanıyor. Bu iyimser senaryoda dahi, ekonomide 2. çeyrek dönem sonuna dek durgunluk yaşanması bekleniyor. Düşük faiz oranlarının korunmasıyla 1. çeyrek dönemde para politikalarındaki iyileştirmeler olumlu ancak sınırlı bir etki yaratıyor, 2. ve 3. çeyrek dönemdeki ekonomik kaybın önüne geçmekte yeterli olmayacak.”
‘Kötümser Senaryo’
“Amerika ve Avrupa’da Mayıs ayı ortasına dek çoğalarak artması koşullarına dayanıyor. Aynı zamanda virüsün yıl boyunca mevsim şartlarından etkilenmeden varlığını sürdürmesi olasılıkları ele alınıyor. Virüsün sene sonuna doğru geçirebileceği mutasyon sonucu, Çin gibi salgını kontrol etmede başarılı olan ülkeler dahi hastalıkların yeniden artmaması için sıkı önlemler almak zorunda kalıyor. Bu senaryoda küresel ekonomik durgunluk, küçük ve orta ölçekli şirketleri çok daha derinden etkiliyor. Havacılık, seyahat, turizm gibi hizmet sektörlerine etki uzun süreli oluyor ve bu sektörler başta olmak üzere en çok etki altında bulunan sektörlerde iflaslar ve birleşmeler yaşanıyor. Yıl boyunca işten çıkarmalar ve iflaslar kartopu etkisi ile tüm sektörlerin zayıflamasına neden oluyor. Bu şartlar altında dahi, bankaların güçlü sermaye yapıları ve makro ihtiyati denetimi sayesinde geniş çaplı bir bankacılık krizi beklenmiyor. Bu senaryoda, küresel ekonomide 2008-2009 küresel finansal krizine benzer sert bir etki görülmesi bekleniyor.”