BAKIŞ Haber –
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tütün üretiminin yapıldığı Adıyaman, Amasya, Aydın, Balıkesir, Batman, Bitlis, Denizli, Diyarbakır, Hatay, İzmir, Kırklareli, Malatya, Manisa, Muğla, Samsun, Siirt, Tokat, Uşak illerindeki Ziraat Odası Başkanları ile telekonferans yöntemiyle görüştü.
Bayraktar; Oda Başkanlarından, tütün üreticilerinin; tütün üretimi, işlemesi, ticaretini konu alan yönetmelik taslağı ile ilgili görüş ve beklentileri ile üretimde karşılaştıkları sorunlar ve talepler hakkında ilgili kurumlara iletilmek üzere bilgi aldı.
Milas Ziraat Odası Basın Bürosundan verilen bilgiye göre, telekonferans görüşmesine katılan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, Muğla genelindeki tütün üretimi hakkında Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’a bilgi verdi. Muğla’daki tütüncülüğün trajik bir hikayesi olduğunu ifade eden Başkan Atıcı, 90’lı yıllarda Muğla ve ilçelerinde tütüncülüğün en önemli geçim kaynağı olduğunu, ancak ilerleyen yıllarda tütün üretiminden kaçışların hızla arttığını ve bu durumun günümüzde de devam ettiğini belirterek, “Özellikle Milas ilçesinde 4 bin 500 çiftçi 32 bin dekar alanda tütün üretimi yapıyordu ve tütün yaklaşık 40 köyün geçim kaynağıydı. Geçen zaman içinde tütün yok oldu. Özellikle müdahale kurumu olarak özelleştirilen veya kapatılan ‘Tekel Yaprak İşletmeleri’nin piyasadan çekilmesi ve çiftçilerin tütün tekellerinin insafına terk edilmesi bu acıklı sonu hazırladı. Keşke hiç kimse sigara içmese de çiftçilerimiz de hiç tütün üretmese. Ancak gerçekler öyle değil. Bütün uyarılara rağmen ülkemiz nüfusunun yarıdan fazlası sigara kullanıyor. Uluslararası tütün tekellerinin sömürüsü, kazancı arttıkça artıyor. Lütfen cirolarına bir bakın. Mademki tütün ticareti devam ediyor. Bizim üreticilerimizin suçu ne? Bu tekeller dünyanın en kaliteli tütününü üreten çiftçilerimizin tütününü kullansınlar. Uzun bir süredir tütün şirketleri sözleşmeli tütün modeline geçerek tütün üretimi yaptırıyorlar. Ancak sözleşmede çiftçiyi koruyacak hukuki bir koruma olmaması, alternatif bir müdahale kurumu olmaması ve şirketlerin kendi dayattıkları fiyattan satın almaları, girdi fiyatlarındaki maliyet yükselişleri tütün üreticisini bezdirdi ve yıldırdı” dedi.
Kırdan kente göçün en çok tütün üreten köylerden yaşandığına dikkat çeken Atıcı, günümüzde Muğla genelinde tütüncülüğün son nefesini verdiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sadece Muğla merkez Menteşe’de 680, Milas’ta 96, Seydikemer’de 80, Yatağan’da 70 üretici kırsal dar alanlarda tütün üretimi yapıyor. Bu rakamlar geçen yıla göre yüzde 50 azalmış durumda. Tüm Muğla ilinde tütün ekim alanı 1100 dekara düşmüştür. Muğla ilimiz diğer illere göre tütüne alternatif ürünler geliştirmiş, başka sektörlerde iş bularak tütünü unutmuş, köyünü-mahallesini terk etmiştir. Tarım dışına çıkmıştır. Çıkarılacak yönetmeliğin bu duruma çare olacağını düşünmüyorum. Devlet müdahale kurumunu canladırıp çiftçiye destek olamazsa tütünü ve tütüncüyü geri getiremeyiz.”
