A. Kemal KAŞKAR –
İlçemiz Milas’ın kültür dokusu içinde olmazsa olmaz bir yeri vardır “deve güreşleri”nin … Havaların soğumaya başlamasıyla birlikte ‘güreş sezonu’ da başlar ve bölgemizin birçok yerinde deve güreşleri düzenlenir. Canlı hayvan taşıma araçlarıyla, o ilçe senin bu ilçe benim yoğun bir trafik de başlar yollarda. Şehirler, ilçeler arası bu trafiğin yanısıra kentlerin günlük yaşamında da hissedilir ‘güreş sezonu’ … Caddelerde, sokaklarda, meydanlarda develer boy göstermeye başlar. Bu, güreşlere davet için ya da develerin güreşlere hazırlanması amacıyla yapılır. İyi ki de yapılır …
Milas’ın caddelerinde, sokaklarında meydanlarında, bulvarlarında gezdirilen develer, gün içinde özel bir coşku oluşturur. Günlük rutinlerin arasına girip yaşama renk katar. Geleneksel deve çanının sesi uzaklardan duyulmaya başlandımıydı, gözler yollara dikilir. Tıpkı bir uçak ya da helikopter sesi duyduğumuzda başımız yukarda gökyüzünde o sesin kaynağını arar gibi … Yaklaşan çan sesleriyle artan bir keyifle, biraz biraz heyecanla develerin geçişi beklenir, izlenir, devecilerle sohbetler edilir hatta … Tanıdıklar arası takılmalar, gülüşmelerle yaşanan bu buluşmalarda zaman zaman araç trafiğine aldırılmadan çok kısacık molalar bile verilir ve trafiğin sabrı fazla zorlanmadan yola devam edilir … Çan sesleri kentin sokaklarında, binalara, duvarlara, bacalara, ağaçlara dokuna dokuna uzaklaşır …
Her yılın sonunda ve her yeni yılın ilk aylarında bu güzel tabloyu yaşar Milas, Milaslılar … İlçemizin tarih-kültür zenginliklerinin bir parçası olan Hacıapti Mahallesi Fabrika Sokak’ta da develer geçerken hangi yılda olduğunuz önemsizleşir: Ha 50’ler 60’lar, ha 70’ler 80’ler ya da 2000’li yıllar olmuş farketmez … Bu renkli ve çok sesli görüntüler bir tür ‘zaman tüneli’dir adeta, yaşınız kaç ise o kadar gerilere götürür insanı … Ne güzel …