BAKIŞ Haber –
Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, 1908 yılından bu yana 24 Temmuz tarihinde kutlanan Basında Sansürün Kaldırılışının yıldönümü nedeniyle basın mensuplarıyla Park Kafe’de kahvaltıda bir araya geldi…
Basın mensuplarının ülkemizde yaşadığı zorlukları dile getiren Başkan Tokat, “Çağın gereklilikleri yerine getirilerek yapıldığında en çok imrendiğim meslek dallarından biri gazeteciliktir. Mümkün olduğunca en hassas yaklaşmaya çalıştığımız meslek grubudur. Sizlerle birlikte bu kamu görevini yerine getirmekten her zaman mutluyum. Yerel yönetici olarak şimdiye kadar gazeteci arkadaşlarımızdan ve yayın kuruluşlarından iki temel konuda hassasiyet göstermelerinin dışında bir talebimiz yoktur. Basın meslek ilkeleri kurallarına uymaları ve topluma doğru haber iletmeleri. Bunların dışında bizim hiçbir beklentilerimiz yoktur. Doğru haber için mücadele veren tüm basın mensuplarına saygı duyuyoruz” dedi.
Yüzlerce gazetecinin işsiz olduğunu vurgulayan Muhammet Tokat, “İçerisinde bulunduğumuz ortam ve tablo gereği maalesef basın özgürlüğü hakkında iyi şeyler söylemek mümkün değil. Günümüz Türkiye’sinde basın ile ilgili en önemli sorunlardan biri sansür. Basın özgürlüğü endeksinde 180 ülke arasında ne yazık ki Türkiye 149’ncu sıradadır. Kendi kendimize ahkam kesmeyi bırakıp uluslararası ve bilimsel güvenilir kuruluşların yaptığı anketlere ve raporlamalara değer vermek ve buna göre davranmak zorundayız. Bu konuda maalesef Türkiye çok kötü bir dönem ve sınavdan geçiyor. Yüzlerce gazeteci ya hükümlü ya da tutuklu… Yine yüzlerce gazeteci işsiz… Hiçbir basın mensubu az önce bahsettiğim basın ahlak ve basın özgürlüğü çerçevesinde görevini yapamıyor” dedi.
Başta RTÜK olmak üzere denetim kurumlarının tamamen tarafsız ya da muhalif yayın yapan gazeteci veya basın kuruluşlarına yüklendiğini dile getirin Tokat, “Bu anlamda son 6 ay içinde birçok gazetecinin hakim karşısına çıktığını, bu tür yayın yapan televizyon kanallarına ve gazetelere ölçüsüz cezalar kesildiğini görmekteyiz. Basın ilan kurumu rant dağıtan bir kurum haline gelmiş. Muhaliflere ambargo uygulanıyor. Herkesin istediği gazeteyi okuma veya takip etme özgürlüğü var. Hepsine saygı duyuyoruz. Umuyoruz ki en kısa süre içerisinde tüm olumsuzluklar düzelecektir. Ülkemiz ne yazık ki gazeteci katletme sıralamasında da üstlerde yer alıyor. Bizlerle olmayan basın emekçilerinin anıları önünde saygıyla anıyoruz. Tutuklu veya hükümlü olanların kısa sürede özgürlüklerine kavuşmasını diliyoruz. Dayanışma gününüzü yürekten kutluyorum” dedi.
24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılışının Yıldönümü nedeniyle yaptığı değerlendirme konuşmasının ardından Başkan Tokat basın mensuplarının gündeme dair sorularını yanıtladı.
Milas kamuoyunu son günlerde meşgul eden “AK Parti Milas Mitingi” ile ilgili “Neden Binali Yıldırım’ı karşıladı?, Neden AK Parti Mitinginde sahneye çıktı?” eleştirileri ile ilgili yöneltilen sorulara Başkan Tokat şöyle cevap verdi:
“Binali Yıldırım’ı karşılamam, miting sırasında alanda bulunmam, sahnede olmam konusunda olumlu veya olumsuz yorum yapanlar abartıyor. Her şeyden önce belediye başkanı olmamın yanı sıra Organize Sanayi Bölgesi Mütevelli Heyeti’nde olmam gibi farklı görevlerim var. Doğalgaz, Milas Çevre Yolu, Milas – Ören Yolu ve daha pek çok önemli konularda yerel yönetimler olarak bakanlıklarla, bölge milletvekilleriyle görüşmek zorundasınız. AKP Muğla Milletvekili sayın M. Yavuz Demir ile zaten sürekli görüşüyor, yatırımlar için destek istiyoruz. Bazı konuları da daha önce vekilimize ilettiğimiz de ‘sayın Binali Yıldırım Milas’a gelecek. Burada kendisine sizlerde iletirsiniz’ demişti. Bu çerçevede biz gerekli taleplerimizi iletmek üzere orada bulunduk. Bu bir resmi karşılama değildi. Biz milletvekillimiz aracılığı ile bazı konuları iletmek için ordaydık. Siz de takdir edersiniz ki son zamanlarda özellikle bakanlarımız ve iktidar temsilcilerinin programlara riayet etmeme veya gecikmeler oluyor. Burada Binali Yıldırım normalde saat 16’da gelecekti fakat daha sonra bu saat 17 olarak açıklandı. Ama ilçemize gelmesi saat 18’leri buldu. O gün sayın Binali Yıldırım’ın Milas’a gelmesi belki resmi bir program değildi ancak ilçe teşkilatı binasının açılışından tutun, Ören Yat Limanı’nın açılışı da programda yer alıyordu. Ören Yat Çekek Yeri için de bizim önemli katkılarımız var. Yani burada da bir etkinlik olacaksa açılış olacaksa yer alacağız çünkü emeğimiz var.
Binali beyin konuşması uzun sürdü ama bizi ısrarla sahneye davet ettiler. İki kere red ettim. Fakat kurdele falan gelince her halde açılış yapılacak diyerek sahneye çıktım. Yukarda bulunurken açılış kurdelesinin ilçe binası için olduğunu görünce aşağı indim.
Ören’de benim de bir evim var. Ben çok fazla gidip gelemesem de ailem yazın orada kalıyor. Ören yolu ile ilgili sorunları da hepimiz biliyoruz. Ören yolu projesi uygulansa yol 25 dakikaya kadar düşecek. Ören daha da gelişecek. Çevre yolu deseniz kaldı öyle. Beş kilometrelik çevre yolu dert oldu. Bunlarla ilgili takibi de yapıyoruz. Milletvekilimiz Ankara’ya gittiğimizde yardımcı oluyor ama yollarla ilgili sorunları ‘Binali Yıldırım buraya geliyor, buradan da iletiriz’ dedi.
Şunu da ifade etmek isterim. Eleştiriler normal karşılanabilir. Bazıları ‘eski Başbakan tişörtle mi karşılanır’ eleştirisini yaparken bazıları karşılamamın gereksiz olduğunu söylüyor. Ama bir açılış ihtimali vardı. Ve programsızlıktan bir karışıklık yaşandı. Böyle olunca biz sahne de bekletildik.
Benim 34 yıllık siyasi hayatımda hiçbir çarkım yoktur. Ben dünyaya CHP’li geldim. Öyle yaşıyorum, öyle de öleceğim. Bunu benden başka söyleyen yok. Ben hayatta sadece CHP’ de aday oldum. Başka hiçbir partiden aday olmadım. Ben AKP değil başka hiçbir partiye de geçmem. Bu konuda değerlendirme yapanların çok insafsız ve vicdansız değerlendirmeler yaptıklarını ifade etmek istiyorum. Doğalgaz geldi ama nasıl geldi. Bilen yok. Bazı şeyler için daha fazla gayret göstermek gerekir.
İktidarın yapması gereken çalışmalar yapılmayınca da sorumlu ben oluyorum, yapılmadığı için ayaklarına gidince de sorumlu ben oluyorum. Uzun zamandan beri bana siyasi bir linç yapılıyor. Ama bazı şeylerin destekli atılması lazım. 34 yıllık siyasi hayatında Muhammet Tokat’ın hayatında bir zigzag var mı? Yine söylüyorum ben CHP’li doğdum CHP’li öleceğim. Yoluma hayatıma bu şekilde devam ediyorum. Bunu değiştirmek için hiçbir sebep olmadığı gibi bunun düşünülmesini bile ben abest buluyorum. Milas’ta CHP’nin 6 bin 500 civarında üyesi var. Eğer bir gün CHP’den gidilecekse ben 6 bin 500’üncü kişi olurum. Muhtarların eşlerini Ankara’ya götürdüm. Bu çalışmamız bile bizim bitmişliğimiz olarak gösterilmeye çalışıldı.
Bu şekilde haksız ve yersiz yorumlar, eleştiriler yapmak yerine önümüzdeki seçimlere odaklanmalıyız. Ben daha öncede cumhurbaşkanlığına verilen yetkilerin yanlış olduğunu belirterek, ‘Babamı çok seviyorum ama o kadar yetkiyi babama bile vermem” demiştim. Bu rejimin değişmesi için önümüzdeki seçim çok önemli. Türkiye her taraftan daralmış ve sıkışmış durumda. Kimin nereye ne olacağı şuanda konuşulacak şey değil. Bu enerji kaybına neden oluyor.”