A. Kemal KAŞKAR –
Ülkemizde, başta doktorlar olmak üzere sağlık çalışanlarının haklı talepleri için hak arama mücadeleleri yükselerek sürüyor.
İçinde bulundukları olumsuz çalışma koşullarına ‘yurtdışında çalışma’ yönünde tepki veren doktor sayısındaki artış karşısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Gidiyorlarsa gitsinler, bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı buralarda istihdam ederiz, buralarda onlarla devam ederiz. Gerekirse yurt dışından ülkemize dönmek isteyenleri süratle davet ederiz. Buralar boş kalmaz merak etmeyin” sözlerine tepkiler, 14 Mart Tıp Bayramı ve sağlık çalışanlarının 14-15-16 Mart G(ö)revi vesilesiyle doruk noktasına ulaştı.
14 Mart 2022 Pazartesi günü Milas Devlet Hastanesi önünde …
İlçemizde de 14 Mart Tıp Bayramı ve 14-15-16 Mart tarihlerinde 3 günlük iş bırakma eylemi nedeniyle 14 Mart Pazartesi günü saat 12:30’da Milas Devlet Hastanesi Başhekimlik girişinde basın açıklaması yapıldı.
Türk Tabipler Birliği Milas Temsilcisi Operatör Dr. Süleyman Koç ve Muğla Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Funda Göçer’in açıklamalar yaptığı toplantıya CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, SES üyeleri, Milas Kent Konseyi Başkanı Dr. Çağlayan Üçpınar, DİSK Genel İş Muğla Şube Başkanı Uzay Kocabaş, ADD Milas Şube Başkanı ve Milas Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Ateş, Milas Belediye Başkan Yardımcısı Halil Mutlu, Eğitim Sen, Emekli-Sen, CHP, İYİ Parti, Sol Parti, Sosyalist Cumhuriyet Partisi yönetici, temsilci ve üyeleri katılarak omuz verdiler.
“Önceden de olduğu gibi yarın da burada olacağız”
Toplantı, Birlik Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş, Muğla Aile Hekimleri Derneği, Muğla Aile Sağlığı Çalışanları Derneği, Muğla Diş Hekimleri Odası, Muğla Tabip Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası ortak açıklamasının Muğla Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Funda Göçer tarafından okunmasıyla başladı.
Öncelikle ve özellikle, “Salgının en zor günlerinde, bilimsel olmayan salgın yönetiminize rağmen biz tüm fedakarlığımızla buradaydık; önceden de olduğu gibi yarın da burada olacağız” vurgusunun yapıldığı açıklamada daha sonra özetle şöyle denildi:
“Sağlığı ticarete, hastaları müşteriye, hastaneleri ticarethanelere dönüştüren sağlık anlayışı iflas etmiştir”
“Biliyoruz: Sorunlarımızın çözümü ancak kendi mücadelemizle olacaktır. İşte bu nedenle emeğimiz için, haklarımız için, sağlığımız için, acil taleplerimizin karşılanması için 14-15-16 Mart 2022 Pazartesi, Salı ve Çarşamba günleri Muğla’da, bütün sağlık kurumlarında tüm sağlık emekçileri olarak G(ö)revdeyiz!
Bizleri mutsuz, hastaları mağdur eden; sağlığı ticarete, hastaları müşteriye, hastaneleri ticarethanelere dönüştüren sağlık anlayışı iflas etmiştir. Bizleri artık sağlık hizmeti veremez hale getiren bu çalışma koşullarının sürdürülemez olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. Emeğimizin karşılığını alamadan her geçen gün umutsuzluğa sürüklenirken, tüm bu yaşadıklarımızın sorumlusunun, yıllardır uygulanan yanlış sağlık politikaları olduğunu biliyoruz.
Emeğimizin karşılığını alamadığımız bu çalışma koşullarına, sağlık alanında yaşanan şiddete artık tek bir gün bile tahammülümüz kalmadı.
Oyalama istemiyoruz.
Daha fazlasını değil, yalnızca hakkımız olanı istiyoruz.
Şiddetin olmadığı, malpraktis baskısı altında ezilmediğimiz insanca çalışma koşulları istiyoruz.
Sağlık emekçilerinin istihdamının arttırılmasını talep ediyoruz.
Emekliliğimize yansıyacak insanca ücret istiyoruz.
Sağlık emekçilerinin ek göstergesinin 3600’den 7200’e kademeli olarak arttırılmasını talep ediyoruz.
Halkın sağlığı için en az 20 dakika muayene süresi ayırabildiğimiz, hastaların aylarca randevu sırası beklemediği nitelikli sağlık hizmeti sunmak istiyoruz.
Yaşama adanmış bir mesleğin onurlu mensupları olarak hakkımızın gasp edilmesine, kötü çalışma koşullarına, sefalet ücretlerine karşı “Sağlıklı Bir Gelecek Ellerimizde, Emek Bizim Söz Bizim” diyerek mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu haklı ve onurlu mücadelemizde; bütün hastalarımızın, toplumun desteğini bekliyor; sağlığımıza birlikte sahip çıkmaya davet ediyoruz.”
“Hep beraber mücadele ediyoruz”
Daha sonra konuşan Türk Tabipler Birliği Milas Temsilcisi Operatör Dr. Süleyman Koç ise, verdikleri mücadelenin ‘hükümeti yıkma mücadelesi’ olmadığını, Tabipler Birliği olarak, sağlık çalışanlarının demokratik örgütleri ve toplumla birlikte mücadele ettiklerine dikkat çekerek, sözlerini ‘sağlıkta şiddet sorunu’ üzerine şu sözlerle sürdürdü:
“Sağlıkta Şiddete Son”
“2021 yılında 101 bin sağlık çalışanı ‘ben şiddete uğradım’ başvurusu yapmış. Bu, artık üzerinde tartışma yapılacak bir konu olmaktan çoktan çıktı. Halledilmeli, sona ermeli. Biz şiddete maruz kalmadan çalışmak istiyoruz.”
“Sağlıkta Şiddete Son” sloganlarının ardından ‘tıbbi hata’ (malpraktis) durumunda yaşanan mağduriyetlere değinen Koç, “Bir hekime 4.5 milyon TL tazminat cezası verildi. Sigorta şirketleri 800 bin TL’den fazla ödeme yapmayı kabul etmiyor. Bu arkadaşımız ömür boyu çalışsa o miktarı ödeyemez. 5 dakikada bir hasta bakma dayatması şartlarında tıbbi hata yapıldığında altından nasıl kalkacağız?” dedi ve “Sağlık haktır satılamaz” sloganının ardından “Sağlık Bakanlığı’nın çıkarmayı istediği yasa bizim istediğimiz yasa değil. Bakan özel sektör temsilcisi ise kamuyu mu düşünür özel sektörü mü?” sorusunun devamında, özetle şunları söyledi:
“Uzun süredir ‘Milas Devlet Hastanesi ölüyor’ diyor, uyarıyoruz. Gelenler bir süre dayanıp gidiyor. Bu duruma çare bulunmuyor, bu özellikle yapılıyor. Bir başka konu da kovit. Topluma göre sağlık çalışanları içinde 11 kat fazla ölüm yaşadık. Devlet ne yaptı? Hiçbir şey! Nerde kaptık bu hastalığı? Burada. Dolayısıyla bu bir meslek hastalığıdır. Devlet, halâ daha bunu bile kabul etmiyor.”
“Soruyorum: Şimdi ben ‘paracı’ mı oluyorum acaba!”
Sözlerini, “doktorların paracı oldukları” yönünde yapılan açıklamalara ve bu yönde oluşturulmak istenen algı ile ortaya çıkan haksız yorumlara değinerek sürdüren Operatör Doktor Süleyman Koç, konuşmasını şöyle tamamladı: “1986 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesine ilk 1500 içine girerek kaydoldum. 6 yılda mezun
Oldum. Genel Cerrahi ihtisasımı da 5 yılda tamamladım. Bu eğitimi 11 yılda tamamlayanların oranı % 10’dur. Ortalaması 12-13 yıldır. Devlet bana Şubat 2022 itibariyle 7 bin 923 TL maaş verdi. Soruyorum: Şimdi ben ‘paracı’ mı oluyorum acaba! Emeğimizin karşılığı bu mu? Böyle mi olmalı! Biz hakkımızı alacağız, alana kadar da mücadelemize devam edeceğiz. Mücadele edeceğiz ve burada çalışmaya devam edeceğiz. Biz Kurtuluş Savaşımızda okulları boşaltıp savaşan, şehit olan Tıbbiyelilerin devamıyız. Biz, Doktor Hikmet Boranların çizgisini takip ediyoruz. O Hikmet Boran ki, Mustafa Kemal’e ‘Sen de mandacılığı kabul edersen sana da karşı çıkarız’ demiş biridir. Biz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Doktor Hikmet Boran’ın yolunda yürüyenlerdeniz. İngiliz gemisiyle kaçanlardan değil!”
Dr. Koç, bu sözlerinin ardından, alkışlar arasında katılanlara teşekkür etti.
14 Mart için kırmızı karanfiller
Basın açıklamasının ardından katılımcılar, sağlık emekçilerinin 14 Mart Tıp Bayramını kutlayıp mücadelelerinde onların yanında olduklarını dile getirdiler. Bu arada CHP ve İYİ Parti grupları, hastane içinde sağlık çalışanlarına kırmızı karanfiller sundu.