BAKTIKÇA … – soru/yorum – A. Kemal KAŞKAR –
1995 – 2009 yılları arasında 15 yıl boyunca Beçin Kazı Başkanlığı yapan Prof. Dr. Rahmi Hüseyin Ünal da ayrıldı aramızdan … “Tarih içindeyken toprak altında kalıvermiş onca buluntuya binlerce yıl sonra ilk kez elim değdiği için şanslıyım” diyen, yani mesleğini çok seven bir Sanat Tarihçi Bilim İnsanı olarak, bir arada bulunması zor olan birçok niteliğe sahip bir büyük değerimizdi …
Rahmi Hoca ile, Beçin’deki kazılar dolayısıyla başlayan tanışıklığımız, sonra sonra İzmir Atatürk Lisesi’nin 1955 ve 1975 mezunları olarak ‘lisedaş’ olduğumuzu öğrenince daha bir keyifli hale gelmiş, Beçin kazısı nöbetini devrettikten sonra İzmir’de de sürmüştü … WhatsApp iletişiminin icat edilmediği dönemlerdi, O’nu özelde Milas’la, Beçin’le ilgili gelişmeler hakkında bilgilendirmek, aramızdaki iletişimi renklendirmek bakımından yılın büyük bölümünde yaşadığı Gülbahçe Karapınar mevkisindeki Kaynaktur Sitesi’ne zaman zaman ÖNDER gazetelerini götürmüşlüğüm de vardır. Bu ‘hemşeri hamleleri’nden duyduğu hoşnutluğu görmekten, bilmekten ötürü hep çok mutlu olmuş bir öğrencisi oldum O’nun. Bu çok özel duygumun, Prof. Dr. Ekrem Akurgal gibi, Rahmi Hocamın da hep sevgiler büyüten ‘çok iyi insanlar’ oluşlarının yanı sıra, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğrenciliğim gibi mezuniyet şansı bulamadığım, tamamlayamadığım Anadolu Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğrenciliğimden kaynaklanan ‘Sanat Tarihi Sevgim’den de beslendiğini not etmeliyim. Yıllar içinde Akurgal Hoca’yı Buca Belediyesi Kültür-Sanat Danışmanı, Rahmi Hocayı da gazeteci olarak hep ‘Yüksek Sanat Tarihi Sevgisi’yle izlemiş, dinlemiş, onlardan hep çok şeyler öğrenmişimdir …
Tarih içindeki yolculuğumda ‘Sanat Tarihi’nin yeri ve önemine özellikle dikkat çekiyorum ki Rahmi Hocam ile aramızdaki muhabbetin yüksek niteliği daha iyi anlaşılabilsin …
Rahmi Hoca’yı her ‘kazı sezonu’nda birkaç kez ziyaret edip haberlerini yapmak çok zevkli olurdu doğrusu. O zamanlar Beçin Kazısı yıl boyunca sürmezdi. İlkbaharın sonundan sonbaharın ortalarına dek geçen kazı sezonunda haber için gidişlerimizde, kalabalık kazı ekibine mütevazi miktarlarda börek, tatlı, karpuz gibi ikramlar da götürmeye özen gösterirdik çünkü, her gidişimizde, sınırlı bütçelerle oluşturdukları yiyecek-içeceklerden ille de, ısrarla ikramda bulunurlardı bize. Dolayısıyla kazı ekibi ile gazeteciler arasındaki ilişkinin çok ötesinde bir başka iletişimdi aramızdaki.
Sözün özü, Rahmi Hoca benim, bizim için ‘bir başka dünya’ idi. O ‘dünya’yı keşifte bize öncülük eder, ilerleyen yaşına rağmen, yazın o en sıcak günlerinde boynundaki poşu ile terini sile sile restorasyon – konservasyon – kazı alanlarını tek tek dolaştırır, buluntuları heyecanla anlatır, paylaşır, yapılan çalışmaları bir güzel ayrıntılandırırdı. O günlerde yaptığım onlarca haber, ÖNDER arşivlerindedir …
Koronavirüs salgını günlerinde, yaklaşık bir yıl kadar önce Rahmi Hoca’ya, Beçin kazı alanının giriş bölümünden çektiğim, içinde O’nun Kazı Başkanlığı döneminde işe alınmış olan bir görevlinin selam, saygı ve sevgilerini de içeren kısa görüntüleri paylaşmayı akıl ettiğim anki mutluluğumdan da söz etmeliyim. O görüntülere verdiği beğeni ve teşekkür tepkisi, gazetecilik mesleğimde aldığım ‘en büyük ödül’dü adeta benim için … Kendisine düzenli olarak ilettiğim yazılarımı okur, değerlendirmesini yapar, takdirlerini de eklerdi. En son 1 Nisan 2022 tarihli yazımı tıkladığını biliyorum ama bir geri dönüş olmamıştı … Hiç aklıma gelmemişti … Geçen haftaki yazımı ise açmadığını, aramızdan ayrıldığına ilişkin kötü haberi aldıktan sonra farkettim … Eksildiğimi farkettim …
Rahmi Hocamızın aramızdan ayrılmasıyla, İzmir’de son yıllarda giderek azalan ‘uğrayacak adreslerimiz’den biri daha eksilmiş oldu. İzmir, son yıllarda bizim için daha çok ‘uğrayacağımız adreslerinin eksilmesiyle ünlü bir kent’ haline geldi. Bunu üzüntüyle yaşıyoruz … Rahmi Hocamızı da büyük üzüntülerle uğurluyoruz … Anılarıyla yaşatacağız O’nu da diğer saygıdeğer büyüklerimiz gibi … Sevgilerle anıp yaşatacağız “İzmir’in dağlarında açan çiçekler”in çoğalmasının nedenlerinden biri olan O’nu da …
Ailesine, sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diliyor ve anısı önünde saygıyla eğiliyoruz …
Sorular, sorular …
Geçen yıl orman yangınlarında yaşadığımız çok büyük yıkım, Türk Hava Kurumu’nun uçaklarının kullanılmaması başta olmak üzere havadan müdahalelerin yetersizliği bakımından haklı eleştirilere neden olmuştu. Son yıllarda orman yangınlarına havadan müdahalelerde yaşanan – çözülemeyen sorunlar nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan alınıp Savunma Sanayi Başkanlığı’na (SSB) verilen ‘uçak ve helikopter tedarik işi’ ile ilgili olarak 2022 yılı için ‘kiralama ihalesi’ henüz tamamlanmış değil. Yetkililer, satın alma adımının zaman alabileceğine dikkat çekip ‘kiralama’nın sürdürüleceğini belirtiyorlar ama o konuda da henüz açıklanmış bir gelişme yaşanmış değil. Uzmanlar, orman yangını riskinin hızla arttığı ve ülkemiz genelinde yangınların etkili olmaya başladığı şu günlerde kiralama-satın alma süreçlerinde yaşanan gecikmenin uçak ve helikopter bulmada büyük sıkıntılara neden olabileceği ve bulunsa dahi fiyatların çok daha yükseleceği yönünde uyarılarda bulunuyor. Buna karşın SSB’den yapılan son açıklamada, “Teklif değerlendirme süreci”nin devam ettiği, “Yangın sezonu başlamadan, en geç Nisan ayında sürecin tamamlanması”nın hedeflendiği belirtiliyordu …
Konunun ‘yakıcı önemi’ nedeniyle, İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın, etkisini her geçen gün daha da çok hissettiğimiz yağışsız mevsim koşullarında artan orman yangını riskine karşı, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’nin yanıtlaması istemiyle, bu ayın başında TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesindeki soruları bir de buradan yinelemek istedim:
-Yangın söndürme filosuna ait, ulusal coğrafi koşullarımıza uygun, yüksek kapasiteli ve çalışır durumda olan kaç adet yangın söndürme uçağı, helikopter, hava aracı vardır? Orman yangınlarının birçok orman alanında eş zamanlı başladığı durumlarda maksimum müdahalede bulunulabilmesi için asgari uçak sayısının kaç olması gerekmektedir?
-Erken uyarı ve hızlı müdahaleyi kolaylaştıracak teknolojik çalışmalarınız var mıdır? Var ise bu çalışmalar nelerdir?
-2021 senesinde yanan alanlar ile ilgili yeniden ormanlaştırma hedefine yönelik başlatılan restorasyon ve rehabilitasyon çalışmalarında hangi aşamaya gelinmiştir?
-Ülkemizde yangın çıktığında söndürme çalışmalarının etkinliğinin artırılması amacıyla başka ülkelerle yapılan anlaşmalar var mıdır? Var ise bu anlaşmalar hangi ülkelerle ve ne tür kıstaslarla yapılmıştır? Yok ise yapmayı düşünüyor musunuz?”
CHP Muğla Milletvekili Burak Erbay da
sormuştu …
“Orman yangınları ile hızlı ve etkin mücadele etmek için acilen kendi filomuzu kurmamız gerekmektedir” diyen CHP Muğla Milletvekili Burak Erbay ise, Tarım ve Orman Bakanlığı’nca 4 Ocak 2022 tarihinde sosyal medya üzerinden yapılan açıklamadaki “5 adet amfibik uçak, 5 adet büyük tanker uçak, 10 adet küçük tanker uçak ve 55 helikopter kiralanması için ihale yapılacağı” duyurusu üzerine, Şubat ayı başında şu soruları sormuştu:
-Son üç yılda yangın söndürmek amacıyla kaç adet amfibik uçak, tanker uçak ve helikopter kiralanmıştır? Bu kiralamalar hangi ülkelerden yapılmıştır? Bu kiralamalar ne kadar süre ile yapılmıştır? Bu kiralamalar için ne kadar ücret ödenmiştir? Kiralanan uçak ve helikopterleri hangi ülkenin pilotları kullanmaktadır?
-2022 yılı için yapılacağı açıklanan amfibi uçak, tanker uçak ve helikopter kiralama ihalesi ne zaman yapılacaktır? Kiralanacak uçak, tanker uçak ve helikopterlerin araç türü, araç sayısı, araç su kapasitesi gibi teknik özellikleri nelerdir?
-2022 yılında kiralanması planlanan amfibi uçak, tanker uçak ve helikopter sayıları ve nitelikleri neye göre belirlenmiştir? Kiralama yapılacak amfibi uçak, tanker uçak ve helikopterlerin tip, model, kapasite vb. durumlarının tespit edilmesi için bir çalışma yapılmış mıdır? Bu yönde bilimsel verilere dayanan bir çalışma yapıldıysa, bu çalışma hangi kurum tarafından yapılmıştır?
-Kiralanması planlanan amfibi uçak, tanker uçak ve helikopterlerin, ülkemiz coğrafi koşullarına uygun olup olmadığı araştırılmış mıdır?
-2021 yılında yapılan ihalenin süresi dolduğuna ve 2022 yılı ihalesi henüz yapılmadığına göre hali hazırda çıkacak bir orman yangına nasıl müdahale edilecektir?
-Bakanlık ve ilgili kuruluşlar bünyesinde kaç tane amfibi uçak, tanker uçak ve helikopterler bulunmaktadır?
-Bakanlık envanterinde daima bulunması için amfibi uçak, tanker uçak ve helikopter satın almayı düşünüyor musunuz?
-Kiralama ihalelerinde, sürenin uzaması, ihaleye itiraz edilmesi ve anlaşma sağlanamaması durumunda milli varlığımız olan ormanların yanmasına nasıl müdahale edilmesi planlanmaktadır?