BAKTIKÇA / A. Kemal KAŞKAR
Bahri Alkaya …
10 Mayıs 1969 tarihinde Kaymakamlık makamına bitişik büroda çalışmalarına başlayan Milas Halk Eğitimi Merkezi’nin Kurucu Müdürü, çok Değerli Büyüğümüz Cafer Mete’den sonraki Milas Halk Eğitimi Merkezi Müdürümüz …
Emekli olduktan sonra, yaşamını doğup büyüdüğü Çomakdağ Kızılağaç köyümüzde sürdüren Alkaya, elbette uzmanlık alanı olan halk biliminin (folklor) çok geniş çatısı altındaki çalışmalarını sürdürüyor.
Onu, o yıllarda kurduğu Çomakdağ Kızılağaç Köyü Otantik Halk Oyunları Topluluğu ile de tanıyoruz.
Eylül 2001’de Kültür Bakanlığı’nca düzenlenen yarışmanın ‘Otantik Halk Oyunları’ kategorisinde birincilik ödülü kazanan bu güzel ekip, o yıllarda sadece Çomakdağ’da kültür turizmine yönelişte etkili bir farkındalık oluşturmakla kalmamış ilçemizin alternatif turizm potansiyelinin fark edilmesine de yol açmıştı.
Milas’ın bir başka gururu, Mahalli Sanatçımız, Kültür Elçimiz Dursun Girgin’in oluşturduğu davul-zurna ekibi eşliğinde birçok başarılı gösteriye imza atan ve ödüller kazanan bir kültür değerimiz olarak Çomakdağ Kızılağaç Köyü Otantik Halk Oyunları Topluluğu’nun kurucusu da olan Alkaya’nın, ‘Çomakdağ Kültürü’nün tanıtılmasında, tanınmasında yaptığı önderliğe özellikle dikkat çekmeliyim …
Çomakdağ’da bir köy derneği olarak ÇOK-DER’in kurulmasında, köyde ‘kültür turizmi’nin geliştirilmesinde, özgün-yöresel giysili bez bebekler üretilmesi gibi birçok gelişme hep Alkaya’nın attığı-attırdığı adımlarla gerilerde bırakılan kilometre taşları …
Uzunca bir aradan sonra, TARİŞ Milas 153 No’lu Zeytin Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi’nin 27 Kasım Çarşamba günü yapılan genel kurulunda karşılaşıp sıkı sıkı kucaklaştık kendisiyle. 1960’lardan günümüze taşıdığı fötr şapkası, takım elbisesi ve kravatıyla o halâ şık bir ‘öğretmen’ … Her zamanki coşkusuyla, gözlerinde yıllardır süren büyük oranda görme sorunu dışında herhangi bir sorununun olmadığını söylerken, çevresindeki hemşerilerine beni şöyle tanıtıyor:
“Kemal bey, gerçek bir ‘TARİŞ Dostu’dur. İyi gazetecidir. Bizim sesimiz olmuştur hep, sağ olsun …”
Gülümsüyorum … (İnsan başka ne ister, bundan daha iyi nasıl anılabilirsiniz ki … Yaz sonuna doğru bir düğün davetiyesi verilmişti bana, zarfın üzerinde ‘Gazeteci Kemal Abi’ yazıyordu … “İşte, yıllar yıllardır yaşayıp yapabildiklerimin özeti bu” dedirttiydi bana … Neyse …)
Yaklaşık iki yıl önce aramızdan ayrılan Kardeşi, TARİŞ Milas Zeytin Zeytinyağı Kooperatifi eski Başkanlarından, TARİŞ Zeytin Birliği Yöneticisi Şerafettin Alkaya’yı ve elbette o sıra vefatının üzerinden henüz 17 gün geçmiş olan, yani yokluğunun acısı henüz çok taze olan, Kooperatifin kurucularından, TARİŞ Zeytin Birliği’nin Milas’taki en kıdemli yöneticisi Ali Kemal Ersoy’u anıyoruz saygı-sevgi sözcükleriyle …
Milas’ta yaygın eğitimi başlatan, omuzlayıp günümüze kadar taşımış yöneticiler Cafer Mete, Ali İhsan Canbey, Ahmet Yanıkoğlu, Orhan Topuzlu ve Mehmet Kaplan’a, elbette görev başındaki Müdür Tunahan Bayram’a selamlarını, sağlık-afiyet dileklerini iletmemi istiyor: “Milas’a çok seyrek iniyorum artık. Emekli maaşımı da üç aylık alıyordum baştan beri, değiştirmedim … Bazen 6 ay geçtiği bile oluyor Milas’a gelişlerimin arası … Ama boş durmuyorum. Bir belgesel hazırladım kendi imkanlarımla” derken, çantasından bir cd çıkarıyor. Cd’ye kapak yaptırmış. Ön yüzünde Efe kostümlü fotoğrafı …
“Çok güzel olmuş, aklına-yüreğine sağlık” diyorum ve bunun çok değerli bir çalışma olduğunu söylerken, yüzünde gururu okuyorum …
“Kaymakam bey ile görüştüm bu cd’yi çoğaltmak için. Haber bekliyorum kendisinden. İki bölümden oluşuyor belgesel. Birinci bölümde Çomakdağ Yemek Kültürü’nü, ikinci bölümde Kullanılan Gap Gacak’ı anlatıyorum” diyor, mutlu.
“Sen yazarsın haberi, bana mutlaka ayır …”
“Ayırmaz olur muyum, hatta o vesileyle çıkar geliriz Ayşe’yle yanınıza … Epeydir Selahattin Abilere de uğrayasımız var, her karşılaşmamızda eleştirip durur bizi …”
O günden beri aklımda …
Çomakdağ’a gitmek farz oldu böylece …
Bütün kültür çınarlarımıza, eğitimimizin çınarlarına selam, sevgi, saygıyla …
Bir zamanlar ‘Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu’ vardı!
Muğla Valiliği İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nün, “İl İnsan Hakları Kurulu’ndan Vali Civelek’e ziyaret” başlıklı bilgi notunu okuyorum, aklımda “Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu’na ne oldu?” sorusu …
Alışıldık cümlelerle oluşturulmuş o bilgi notu şöyle:
“10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü dolayısıyla, İl İnsan Hakları Kurulu Üyeleri Muğla Valisi Esengül Civelek’i makamında ziyaret ettiler. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Vali Civelek, İl İnsan Hakları Kurulu üyelerine gerçekleştirmiş oldukları çalışmalardan dolayı teşekkür etti. Vali Civelek, bugüne kadar gerçekleştirilen ve devam eden kurul çalışmaları hakkında bilgi aldı.”
10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde, ilçemiz Milas’ta düzenlenen etkinlikte sadece adı geçiyor Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu’nun…
Pek çok il ve ilçenin İnsan Hakları Kurulları gibi Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu da zaman içinde etkisizleşti, toplanmaz-çalışmaz oldu ve giderek -adeta- unutuldu …
Bu ‘kaçınılmaz son’a doğru yaşanan süreci bu vesileyle bir kez daha özetlemek istiyorum:
Öncesinde ayda bir toplanıyor olan Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu, ilçemizdeki görevine başladığı günlerde Kaymakam Eren Arslan’ın ilk kez başkanlık ettiği 30 Aralık 2016 tarihli toplantısının ardından uzun bir süre toplanmamış, kurulduğu 2004 yılından itibaren 14 yıl yaptığım Kurul Üyeliği görevimden toplantısız geçen o dönem içinde, 11 Nisan 2017 tarihinde verdiğim istifa dilekçemin gereği katıldığım son toplantı ancak 14 Temmuz 2017 tarihinde yapılabilmişti.
Kurulun ‘tatlıyla veda’ geleneği gereği son kez katıldığım o kurul toplantısında Kurul üyesi arkadaşlarıma tatlı ikramında bulunmuş ve özetle, “Bana kendimi bu alanda da ifade edebilme fırsatı verilmesi nedeniyle o günden bugüne Kurullarda Başkan olarak görev yapan tüm Sayın Kaymakamlarımıza ve tüm Kurul Üyesi arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Kurul Üyeliğim süresince aksatmadan yaptığım haberciliğimi, bir tür kamu görevi olarak, bilgi akışı devam ettiği sürece sürdürmek isterim” demiş ve Kurul’a bundan sonraki dönemde gerçekleştireceği çalışmalarda başarılar dilemiştim ama …
2004 yılında, dönemin Milas Kaymakamı Hulusi Doğan’ın başkanlığında kurulmuş olan, sonraki kaymakamlar M. Bahattin Atçı (2006-2008 ve 2009-2013), Şahin Aslan (2008-2009) ve Fuat Gürel’in (2013-2016) başkanlıklarında çalışmalarını 14 yıl boyunca kesintisiz olarak sürdüren Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu’nu anımsayanınız var mı?
Oysa yaşadığımız günlerde hak ihlallerinin arttığına tanık oluyoruz … Uluslararası Af Örgütü ile MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin işbirliği ile ülkemizin 28 ilinde 2 bin 651 kişi ile yüz yüze görüşme yöntemiyle gerçekleştirilen ‘İnsan Hakları Algısı Araştırması’na göre, ülkemizde insan hakları ihlallerinin yapıldığı yönünde düşünce belirtenlerin oranı bir hayli yüksek: % 82!
Algı bu düzeyde olmasına rağmen Milas İlçe İnsan Hakları Kurulu niye yok?
‘İnsan Hakları’na ayıracak zaman mı yok yoksa?