Bakış Açısı / Hüseyin AÇAR –
Bu hafta Bakış Açımızda, yaşadığımız dünyada insan yaşamını olumlu ve olumsuz olarak etkileyen ‘iyi’ ve ‘kötü’den söz etmek istiyorum.
İnsanın var oluşuyla ortaya çıkan bu iki kavram her daim güncelliğini kaybetmemiştir.
İnsanın birbiriyle olan ilişkisinde belirleyici olan iyilik ve kötülük, sanıyorum ki her zaman içimizde olacaktır.
Filmlere ilham veren daha doğrusu adına filmler çekilen iyilik ve kötülük insanın içinde doğasında barındırdığı en büyük özelliklerdir.
Dünyada iyiler mi çok yoksa kötüler mi gibi absürt bir soruya kimse doğru bir cevap veremeyecektir.
İyi ve kötü somut nesneler olmadığı için ne elle tutulabilirler ne de gözle görülebilirler.
Kim iyi kim kötü ya da kime göre iyi kime göre kötüyüz, çözülmesi zor bir denklem gibidir.
Dünya üzerinde iyiler mi yoksa kötüler mi çok, bilen var mı acaba…
Her insanın içerisinde olan bu iki duygu insanın yaşam şeklini belirler.
Günümüzde her şeyin maddiyata dönüşmesi, hayatın insanlara yüklediği güçlükler, ekonomik sıkıntılar ve buna benzer nedenlerle birbirlerinden uzaklaşan insanlar içlerindeki iyilikleri ortaya çıkarmada oldukça zorlanıyorlar diye düşünüyorum.
İyi bir kalp, iyi bir ruh taşımak çok önemlidir.
Aslında konu derin anlamlı ve düşündürücü olduğu için bizler bu konu hakkında ne kadar çok konuşursak konuşalım işin içinden çıkamayız.
Bu nedenle konuyu fazla uzatmadan iyilik ve kötülük insanlar var olduğu sürece var olmaya devam edeceklerdir deyip noktayı koyalım.
İyi olmak için çabalayalım yaşamımızdan kötülüğü ve kötüleri çıkartalım.
Bu hafta Bakış Açımızda İyilik ve Kötülüğü ele aldık ve iyi ile kötünün yaşamımızdaki yerini konuşmaya çalıştık.
Haftaya başka bir konu ile yine sizlerle buluşmaya devam edeceğiz.
Haftanız güzel geçsin …