A. Kemal KAŞKAR –
Muğla Çevre Platformu’ndan (MUÇEP) yapılan açıklamada, bölgede Ağaoğlu projesine karşı dava sürecinde Bilirkişi raporunun “ÇED olumlu kararı uygun değildir” şeklinde geldiğine dikkat çekilerek, “Şimdi gözümüz, kulağımız mahkemenin vereceği yürütmeyi durdurma kararında” denildi.
Zeytinler ve korunan alanlarla ilgili yeni çıkarılan yönetmeliklere karşı mücadelenin yükseldiği koşullarda, ortak yaşam alanlarımızın, doğamızın, kültürel mirasın, bağlı olarak tüm toplumsal değerler ve yaşamın korunması için bu davanın çok büyük önem taşıdığının vurgulandığı açıklamada, yapılmak istenenin ne planlara ne kanunlara ne de uluslararası sözleşmelere uygun olmadığı belirtilerek şöyle denildi:
“Bir lagün ekosistemi olan Bargilya Tuzla Sulak Alanı’nın hayatta kalması, ona komşu karasal bağların, taşkın düzlüklerinin, doğal bitki örtüsünün, Güllük deltasıyla arasındaki ekolojik koridorun korunmasına bağlı.
Ağaoğlu sadece evler, oteller, avm’ler yapmak istemiyor. Aynı zamanda alanın tüm doğal bitki örtüsünü bozup; delice zeytinleri, meşeleri, sakızları, melengiçleri kaldırıp 10 binlerce palmiye, begonvil dikmek istiyor. Sadece betonla değil oraya hiç ait olmayan bitkilerle de yok oluş getireceğim diyor övünerek!
Alanın doğal bitki örtüsüyle yaşayan tüm canlıların ve habitatın geri dönüştürülemez şekilde tahrip olması, ölümü demek bu!
‘Kuş gözlem kuleleri yapacağım’ diyor, yine betondan, “turizm kenti” içinde. ‘90’lardan beri sulak alanı periyodik ziyaret/takip eden yüzlerce yerli, yabancı kuş gözlemcisinin hiç böyle bir talebi olmadı, çok şükür! Kuş gözlemcileri bilir ki doğal olanı, habitatı bozmamak esastır.
Ağaoğlu ekolojiye dair söylemlerini, ücret karşılığı yaptırdığı “ekolojik değerlendirme raporuna” dayandırıyor. Biz biliyoruz o raporlar nasıl yazılıyor, tıpkı ÇED raporları nasıl hazırlanıyor ve nasıl “olumlu” kararı alıyorsa… Raporu okuyunca da sulak alanın tahribatına nasıl yol verildiğini gördük!
Siz inanır mısınız inşaatla, betonla, hafriyatla, suyu gasp etmeyle, asfaltla koruma olacağına?
Biz de inanmıyoruz. Mahkemenin de inanmayacağına dair umutluyuz… Çok geç olmadan…
Bu mektubu, sulak alanın gerçek yaşamına dair, ince bir çalışma ile bitiriyoruz, yaklaşık 9 dakikanızı rica ederek: https://www.youtube.com/watch?v=YSMCCmkT6bg
#BargilyaTuzlasıYaşasın hiç kimseye hiç kimse tarafından peşkeş çekilmesin, hiç kimse böylesi bir alanın yok edilmesine aracılık edecek kadar teslim olmasın!”