Kürşat Şahin YILDIRIMER / Uzman Sosyolog – Terapist
Samimi iletişim doğrulara dayanır; insanlara kendi düşüncelerini ve duygularını anlatabilmeyi sağlar. Bunun aksine, kafa karıştırıcı iletişim, gerçeklerin çarpıtılmasına ve aslında kişinin kendi çocukluğundaki anne ve babasına yöneltilmiş istenmeyen duygular için başkalarını suçlamaya dayalıdır.
…
Okula yeni başlayan Gürkan, öğretmeni ona vurduktan sonra okula gitmeyi reddetti. Annesi Fadime çaresizdi, nihayetinde çocuğu okula gitmeye zorlayamazdı. Kendisi oğluna hiç vurmamıştı. Öğretmenini ziyaret etti, durumla yüzleşti ve çocuktan özür dilemesini istedi. Öğretmen, müthiş öfkeli bir tepki gösterdi.
Öğretmeni, Gürkan’ın bunu hakettiğini, çünkü konuşurken onu dinlemediği konusunda ısrar etti.
Fadime ise şu karşılığı verdi:
‘”Sizi dinlemeyen bir çocuk, sizin ses tonunuzdan ya da yüzünüzdeki ifadeden korkmuş olabilir. Vurmak o korkuyu daha da arttıracaktır. Çözümü vurmakta bulmak yerine çocukla konuşmanız, güvenini kazanmanız ve böylece gerilimi ve korkuyu dağıtmanız daha iyi olur.”
Öğretmenin gözleri hemen sulandı. Sandalyesine yığıldı ve fısıldayarak şöyle dedi:
“Çocukken hep dayak yedim, benimle hiç konuşulmadı. Halâ annemin bana bağırdığını duyabiliyorum: ‘Beni hiç dinlemiyorsun. Ben seninle ne yapacağım?’ …”
Fadime duygulandı; öğretmene, fiziksel uyarının okulda yasak olduğunu ve onu polise şikâyet edeceğini söyleme niyetiyle gelmişti. Ancak şu an karşısında samimi bir şekilde konuşabileceği samimi bir insan oturuyordu.
Sonunda iki kadın, küçük Gürkan’ın güvenini kazanmanın yolları bulmaya çalıştı. Öğretmen, özür dilemeyi teklif etti ve gerçekten de özür diledi. Gürkan’ın korkması için bir sebep olmadığını çünkü öğrencilere vurmanın yasak olduğunu ve öğretmen olarak hata yaptığını anlattı. Böylesi bir durumda Gürkan’ın şikâyet etme hakkının olduğunu, öğretmenlerin de bazen hata yaptıklarını söyledi. Ondan sonra Gürkan okula gayet mutlu gitti ve hatasını kabul etme cesaretini gösteren öğretmenini sevmeye başladı.
Bu tecrübeyle, Gürkan gibi bir çocuk, pek çok kişi gibi, başkalarının duyguları için sorumluluk hissetmez, yalnızca kendi duygularının sorumluluğunu hisseder. Çocuk, yetişkinlerin duygularının kendi yaşam öykülerine bağlı olduğunu ve çocuk-ların davranışlarına bağlı olmadığını hissedecektir.
Sevgiyle kalın.